Çoğunlukla değişse de herkesin küçüklüğünden başlayan bir meslek seçme durumu var. Bu bazen büyüklerin telkini veya dayatması bazen de doğum günlerinde önüne konulan bir nesneyi seçmesi sureti ile kişi için kararlaştırılan meslek rolü olabilir. Çoğu insan bu döngüden kurtulamaz ve nihayetinde bir meslek sahibi olur; işini ilgi ve istekle seçmediğindendolayı işinden keyif ve verim almadığı bir meslek hayatı olur. Bazen de her ne şekilde seçtiği veya yaptığı önemli olmaksızın insanların hayatında yer edinen, insanlara rehber olan insanlar var. Bunlar çoğunlukla bir meslek sahibi olduğu gibi bazen de insan için “en büyük mucize küçükken iyi bir öğretmene denk gelmektir” sözündeki herhangi bir insandır. Kasıt bir meslek olarak öğretmenlik değilse de rehberlik etme, hayatına dokunma, istikametini belirleme veya değiştirme durumundan dolayı rolü üstlenen kişi için de öğretmen tabiri kullanılabilir. Çünkü öğretmenlik yalnızca resmi ünvanla yapılan bir iş değildir, bir gönül işidir.
Her meslek insanın ihtiyacından ortaya çıkar, bundan dolayı kıymetlidir ve başka bir meslekle kıyaslanamaz. Ancak dikkat edilmesi gereken konusöz konusu mesleğin hizmet alana layık bir şekilde, titizlikle icra edilmesidir. Bir üstünlük mukayesiyapmadan meslek olarak kendisi dahil bütün meslek erbaplarını olgunlaştıran, meslek sahipleriniyetiştiren; öğretmendir. İnsanları bir arada yeni şeyler öğretmek için istekli bir şekilde tutmak; her birinin öğrenme zamanı ve öğrenme şekli farklı olduğu halde aynı yer ve zamanda bunu yıllarca yapmak yalnızca bir meslek sahibinin yapabileceği bir şey değildir; bunu ancak bir gönül insanı yapabilir, bunu dert edinen insanlar yapabilir. Bir de farklı coğrafyalarda ve iklimlerde onlarca yıl, ilk yılki istek ve heyecanla enerjik olmak ancak bir idea, bir vizyonsahibi insanın yapması mümkündür; özgünüm,onlarla her zaman tanışma şansınız olmuyor.
Doğduğum insandan başlamak üzere genel olarak hayatıma dokunan insanlar konusunda oldukça şanslıyım. Meslek hayatımı yarılamışken, çok geç olmamışken hürmetle eline eğildiğim, etkilendiğim bir meslek büyüğümle zaman geçirmek büyük bir zevk ve şanstır.
Sizi işinize ve hayata motive eden değeriniz nedir? Popüler olmak, kariyerli olmak, çok para kazanmak, rahat bir iş ortamı ve hayata sahip olmak… Bunlardan biri veya bir kaçı olabilir; ki bu çok da normal bir tercihtir. Ancak bu soru size onlarca yıl önce sorulmuş olsaydı cevabınız ne olurdu?
Alışık olmadığınız bir iklim ve coğrafyaya, ailenizle ve dünyayla iletişim kuramayacağız bir yere atansaydınız, mesleğinize ilişkin nasıl bir gelecek öngörünüz olurdu?
Henüz yeni evlisiniz ve birkaç aylık bebeğinizle harabeden dönüştürülmüş bir mekanda aylarca yaşamak zorunda kalsaydınız ve bir gece iyiliklerinizin ödüllendirildiği bir duruma denk gelecek şekilde dam üstünüze devrildiğinde ve onca toprak yığınının altında soğuk bir havada saatlerce siz ve aileniz hiçbir zarar görmeden kalsaydınız mesleğinize, üstlendiğiniz misyona, size verilmiş göreve ilişkin değeriniz ne olurdu?
İhtiyaç durumunda temin etme şansınızın olmadığı ve kışlık erzak hazırlama becerisinden yoksunolduğunuz; içme suyunun yaşadığınız yerden kilometrelerce uzakta olduğu, kış aylarında su almak için gidip geri dönemeyen insanların olduğu bir yerde yaşamak zorunda kalsaydınız orada ne kadar süre yaşardınız ve işinizi hangi motivasyonla yapardınız?
Aylık kazancınızın en az üçte birini ihtiyaçlarınızı karşılamak üzere gittiğiniz şehirden dönmek için ödemek durumunda kalsaydınız, yol boyunca bulunduğunuz kızağın üstünde yabani hayvanlardan kendinizi koruyacak bir çakıdan yoksun ve yalnızca kızağı çeken atların boynundaki zillerin yabani havanların size yaklaşmasını engellediği imkanlarla, atların battığında kurtulmakta zorlandığı karlı yollarda yolculuğunuz olsaydı bu işi ne kadar devam ettirebilirdiniz?
Yukarıda sadece üsten değinilmiş bir yolcuk maceranızda daha önce meslektaşlarınızın haklı olarak aylık gelirlerinin üçte birini vermek durumunun mantıklı olmadığı bir havada yabani hayvanlara yem olduğuna şahitlik ettiğiniz bir yer ve zamanda yaşamak ve yolculuk etmek durumunda kalsaydınız, sizi orada yaşamak ve orada çalışmak durumunda bırakan etkenlerle kendinizi nasıl ikna ederdiniz?
Ders materyallerinden yoksun geçirdiğiniz bir öğrencilikten sonra ders materyalleri olmayan öğrencilerle ders işlemek durumunda kalsaydınız nasıl ders işlerdiniz, materyalleri olmayan bir meslek nasıl icra edilebilir?
Asgari yaşam şartlarında yetiştiğiniz gibi asgari yaşam şartlarına sahip insanlara nasıl bir hizmet verirdiniz, ihtiyaç olan birçok malzeme yok iken insan nasıl yaşabilir?
Birkaç dakikalık sohbette şahitlik ettiğim soruların cevabını hem yaşadığınız an için hem de onlarca yıl önceki zamanlar için vermeniz gerekir!
Yaşadığınız an için yukarıda zikredilen sorularla muhatap olmak durumda kalsaydınız çok büyük ihtimalle, çok büyük çoğunluğunuz böyle hayatı ve çalışma şartlarını kabul etmemek üzerine olurdu, benim tercihim de bu yönde.
Onlarca yıl önce cevap vermek zorunda olsaydınız yine söz konusu hayat ve meslek şartlarını kabul etmek o zamanlar için dahi mantıklı gelmezdi.
Ama bunu yaşamış ve başarmış –tanışmanın ve birlikte çalışmanın yalnızca şansa bağlı olduğu bir zamanda– bir insanla tanışmak ve birlikte çalışmak fırsatını zamanımın iliklerine kadar kullanacağım.
Teşbihte hata olmasın öğretmenlik peygamber mesleğidir, öğretmen kendine kıyasla yeterli olacak peygamber melekelerine sahip olmalıdır. Etrafındaki insanlara oranla daha sabırlı olmalıdır, çalışkan olmalıdır, anlayışlı olmalıdır, fedakar olmalıdır. Kur’an’ ın tabiri ile bilenle bilmeyenin bir olmadığı bir ortamda bilen taraftadır ve bunun gereğini yapandır.
Yukarıda sözünü etmeye çalıştığımız öğretmen Enver Kıvanç’ tır!
Allah karşısında hata yapmama ve adeta hayatının bir parçası ve anlamı olan çocuklara karşı mahcup olmama duygusu, bilgi vermenin yanında insana örnek ve yardımcı olma sorumluluğu, toplum nazarında ve özelde öğrencilerinin gözünde güvenilir olma bilinci, topluma ve dünyaya iyi insanlar yetiştirme ve her cevheri keşfetme hassasiyeti, elindeki imkanlarla insanlık için değer yaratma vegörev alma isteği, çocuk ve insan için her role girme ve çözüm yaratma becerisi, güzel bir gelecek ve dünya için çabalama ideali, yolunun geçtiği her yerde bir sürü evlat edinme mutluluğu, kendini net olarak doğallığıyla aktaran ve neyi neden yaptığının farkındalığına ulaşmış çocuklar yetiştirmezorunluluğu, dünyanın ve hayatın kullanma kılavuzunu kullanmasını bilen çocuklar yetiştirme rehberi, kalpleri sevgiye ve öğrenmeye kapalı olmayan insanlar yetiştirme ideası, dokunduğu her insanın kalbini yönetebilme marifeti ve önemlisi;
Maaşının azlığını söyleyerek kendisini ve mesleğini yıpratmayan, çalışma ve yaşama şartlarından şikayetetmeden görevini icra eden kişidir Enver Kıvanç!
Onun için iş yapmak için yalnızca imkansız vardı. Bahane üretmez, her mazereti de makul kabul etmezdi. İnsanı olduğu her yer ve her zamanda eğitmeye ve bunun için fırsat yaratmaya çalışan bir insandır Enver Kıvanç!
Nakış işleyen kadınlarla nakış ve iş yapan insanlarla iş yapabilecek kadar mahir bir kişiliktir Enver Kıvanç!
İçinde bulunduğu toplumda her anneye evlat, her gence kardeş, her yaşlıya sohbet arkadaşı, her halayın başı, her oyunun oyuncusu, her harmanın ırgatıdır Enver Kıvanç!
Dara düşen her düşkünün destekçisi, yolunun geçtiği her yerleşim yerinin ve elinin değdiği her insanınmimarı, fark edilmesi gerekenlere değer katan, içinde bulunduğu her okulun temel ve köşe taşıdır Enver Kıvanç!
Söz uzar, belki maksadını aşar. Yirmi yıldan sonra meslek ve hayat bakışımı değiştiren;
Meslek büyüğüm ve fikir üstadım, tesiri ve kıymeti büyük insan ve büyük öğretmen sayın Enver Kıvanç’ ı hürmet ve minnetle ifade ediyorum…
